Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından ilçelerde "il koordinatörü" adı altında yapılan görevlendirmeler kent siyasetinde yeni bir tartışmayı gündeme getirdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu tarafından 17 ilçeye koordinatör görevlendirmesi yapılırken, bunların çalıştıkları kadro ve kendilerine tahsis edilen araçlarla ilçelerdeki fonksiyonları, kentte yeni bir konuyu gündeme taşıdı.
İLK KEZ GAZETECİ KAPLAN GÜNDEME GETİRDİ
İl koordinatörü konusunu ilk gündeme getiren Çivrilli gazeteci Nihat Kaplan, oldu. Kaplan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Her şey çok güzel olacak diye yola çıkanlar 4 ay oldu, her şey güzel oldu mu acaba soruyorum sizlere? Senin partin bize seni Denizli’nin Karaoğlanı diye önümüze getirdi. Fakat gördük ki, konuşulanlarla yapılanlar çok farklı" paylaşımıyla Çivril'de il koordinatörü atamasının yarattığı rahatsızlığı ele aldı.
CHP eski Çivril İlçe Başkanı Mehmet Ali Şahan'ın Büyükşehir Belediyesi tarafından koordinatör olarak görevlendirilmesini eleştiren Kaplan, "Onun ve o makamın ne demek olduğunu da bilmiyoruz ama. Atayan sen olunca biz de vardır bir bildiği dedik Karaoğlan. Ne de olsa her şey çok güzel olacaktı. Koordinatör olarak atanan isim seçimlerde 1. sıra meclis üyesiydi. Olamadı. Sen seçimden hemen sonra İl Koordinatörü olarak atadın. Oldu... İl koordinatörü olarak atadığınız Mehmet Ali Şahan’ın bu denli önemli biri olduğunu bilmiyordum. Biz bu insanın değerini bilememişiz taaaa Denizli'den Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu ne kadar verimli ve üretken biri olduğunu keşfetmiş. Ama biz görememişiz yazıklar olsun bize. Bu ayıp bizim" ifadesini kullandı.
İl koordinatörünün gezdiği yerlerdeki söylemlerinin partililer arasında rahatsızlık doğurduğunu dile getiren Kaplan, "Çünkü siz kendi kendinize muhalifsiniz, siz içinizde birlik beraberliği sağlayamadınız ki, halkın birliğini sağlayasınız. Yazık oluyor Denizli’ye, yazık oluyor Çivril'e" görüşlerine yer verdi.
KABADAYILAR: 17 İLÇEYE KOORDİNATÖR ATANMIŞ
AK Parti Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi feride kabadayılar da konuyu ağustos ayı meclis toplantısında gündeme getirdi. Mecliste söz alan Kabadayılar, Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu'na, "Yine 17 ilçeye sizin başkanlığınızca koordinatörler atanmış.
İl başkanlığınız döneminde ilçe başkanlığı yapmış ve yönetimlerde görev almış kişileri DESKİ personeli olarak çalıştırdığınızı duyuyoruz, kulağımıza geliyor. Ama doğrusunu sizden duymak istiyoruz" diye sordu. Kabadayılar, ayrıca seçim döneminde hiçbir belediye çalışanının görev yerinin değişmeyeceği ya da işinden alıkonulmayacağı ile ilgili vaatlerinin olduğunu ifade etti, belediye personellerinden en uzak ilçelere görevlendirilerek mobbinge maruz kalanların olduğunu kaydetti.
BAŞKAN ÇAVUŞOĞLU YANITLADI
Çavuşoğlu, Kabadayılar'ın sorusuna, "En azından koordinatörler gittiği yerlerde çalışıyor. Yani Denizli Büyükşehir Belediyesinden çalışmadan maaş alanlardan değiller. Geçmişlerinde hangi partiden olursa olsun önemli değil. Çalışarak maaşını alanlardan oluşuyor" yanıtını verdi. Sadece CHP'li değil diğer partilerde görev alanların da görevlerine devam ettiğine işaret eden Çavuşoğlu, "Devlet memurluğu kanunu gereği memurlar çalışamıyor, bir siyasi partide faaliyette bulunamıyor. Ama işçi olan kardeşlerimiz istedikleri siyasi partide istedikleri gibi görev alabiliyorlar. Aldıkları görev nedeniyle de o arkadaşların iş ilişkilerini sonlandırmak gibi bir şey düşünmek bizim siyaset anlayışımıza uygun bir anlayış değildir" diye konuştu.
İŞTEN ATILMALAR GEREKÇELİ
İşten atılmalarla ilgili de açıklama yapan Çavuşoğlu, "İşten attıklarımızın tamamının bir gerekçesi var. Uzun zamandır yapılmayan güvenlik soruşturmalarını yaptırıyoruz. Mesela işten attıklarımızın bazıları cinsel saldırı suçuyla yargılanıyor. Bizim partimizin ya da sizin partinizin üyesi de çıkabilir, o kısmı beni hiç enterese etmiyor. Yüz kızartıcı bir suçun tarafı olan kim varsa Denizli Büyükşehir Belediyesinde çalışması mümkün değildir" ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, ilçelere sürgün ve mobbing iddiaları ile ilgili olarak da "Denizli'nin neresinde bir hizmet verilmesi gerekiyorsa arkadaşların oraya gidip hizmet vermelerini sürgün veya mobbing olarak görmek değil, daha çok mutlu olmaları gerektiğini düşünüyorum. Bu şehrin birçok noktasında hizmet eden bir kuruluş olarak bu şehrin kaynaklarından maaş alan arkadaşlar da bu şehrin her noktasında hizmet vereceklerdir. Bunu mobbing olarak değil, mutluluk kaynağı olarak görsünler. Bahsettiğiniz arkadaşların sayısı 15-20'yi geçmez. O arkadaşlarımızın da bu çalışmaları noktalarda bu şehrin onlara ihtiyaç varmış ki onları gönderdik" diye konuştu.
